Yolcu360 Blog
Araç Kiralama > Yolcu360 Blog > Bilgi > 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü

18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü

18 Mart’ta ne oldu? 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin anlamı ve önemi nedir?

”Çanakkale Zaferi’nin 108. yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz.”

18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü

‘Gürleyen top sesleri Mehmetçiğin sesidir.
Çanakkale ulusun bütünleştiği yerdir.
Denizde Nusrat’ımız, karada bataryalar,
Hamidiye atışta, birde Mesudiye var.

Düşmana yok verecek bir karış toprağımız,
Anadolu bizimdir dalgalan bayrağımız.

Conkbayırı, Kilitbahir, hele Anafartalar,
Tarih sayfalarına yeni bir destan yazar.
Korkumuz yok, birleşsin gelsin yeni ordular,
Atatürk’ün izinde yenilmez Mehmetçik var…

Düşmana yok verecek bir karış toprağımız,
Anadolu bizimdir dalgalan bayrağımız.

Çanakkale köpürür düşmana geçit vermez.
Bu toprağın üstüne başka bayrak dikilmez.
Öyle bir zafer ki bu asırlarca silinmez.
Haykırır tüm ulusum Çanakkale geçilmez.

(Çanakkale Geçilmez, Fazıl Hüsnü DAĞLARCA)

Çanakkale Zaferi, her yıl tüm Türkiye’de büyük bir coşku ile kutlanmaktadır. Çünkü Çanakkale Zaferi, Türk vatandaşlarının bağımsızlık için verdiği mücadeleyi ve çabayı gözler önüne sermektedir. Çanakkale Savaşı, Türklerin bağımsızlıklarına ve hürriyetlerine ne kadar düşkün olduğunu gösteren bir anıtcephe niteliğindedir. Çanakkale savaşı sonucunda kazanılan “Çanakkale Geçilemez!” ilkesi, sonsuza kadar Türkiye’nin ve tüm dünyanın hafızasına kazınmıştır.

Çanakkale Sanal Tur yazısı için tıklayınız.

18 Mart’ta Ne Oldu?

1915-1916 yıllarında Gelibolu Yarımadası üzerinde Osmanlı Devleti ve İtilaf Devletleri arasında deniz ve kara muharebeleri yapılmıştır. Çanakkale Savaşı’nda İtilaf Devletleri, Osmanlı Devleti’nin başkenti olan İstanbul’u alarak boğazlar kontrol altına almak, Rusya’ya gidecek olan askeri destek yolunu açmak ve ittifak devletlerini zayıflatmayı hedeflemişlerdir. Fakat İtilaf Devletleri, başarısız olarak geri çekilmişlerdir. Her iki taraf da çok ağır zarara uğrayıp kayıplar vermişlerdir.

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.

Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda
Gördüğün bu tümsek Anadolu’nda,
İstiklal uğrunda, namus yolunda
Can veren Mehmed’in yattığı yerdir.

Bu tümsek, koparken büyük zelzele,
Son vatan parçası geçerken ele,
Mehmed’in düşmanı boğdugu sele
Mübarek kanını kattığı yerdir.

Düşün ki, haşrolan kan, kemik, etin
Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin
Bir harbin sonunda bütün milletin
Hürriyet zevkini tattığı yerdir.

(Bir Yolcuya, Necmettin Halil ONAN)

Çanakkale Şehitler Abidesi

Eski hisarlık Burnu’nda bulunan Çanakkale Şehitler Abidesi; Doğan Erginbaş, İsmail Utkular ve Feridun Kip’in projesidir. 2. Anafartalar Zaferi’nin 45. yılında başka bir deyişle, 21 Ağustos 1960’da ziyarete açılan Şehitler Abidesi’nin temeli ise 1954 yılında atılmıştır. Şehitler Abidesi, Çanakkale Savaşı’nda şehit olan tüm askerlerimizi temsil etmektedir. Mimarı Doğan Erginbaş’ta Şehitler Abidesi’ni ”Tüm coğrafyalardan gelen şehitlerimizin toplu bir şekilde göğe yükselişini” yansıttığını ifade etmiştir.

Çanakkale Şehitler Abidesi’nin arka kısmında bulunan sembolik mezarlar ise 2007 yılında ziyarete açılmıştır. Burada 59.408 şehidimizin ad ve soyadları yazılı bir şekilde yer almaktadır. Ayrıca 45 m uzunluğunda bir rölyef mevcuttur. Bu rölyef muharebeyi yansıtmaktadır. Rölyefin yanı sıra meçhul asker mezarı ve Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında müttefik askerleri için söylediği sözlerin bulunduğu bir kitabede yer almaktadır.

Çanakkale Şehitler Abidesi Nerede?

Çanakkale Şehitler Abidesi’nin adresi: Seddülbahir Köyü Yolu, 17902 Seddülbahir/Eceabat/Çanakkale.

Çanakkale merkez araç kiralama seçenekleri için tıklayınız.

Çanakkale Şehitler Abidesi Ziyaret Edilebilir Mi?

Şehitler Abidesi ziyarete açık. Ayrıca Çanakkale Şehitler Abidesi’ni 18 Mart kapsamında ziyaret etmek isteyenler için sanal tur imkanı mevcut.

Çanakkale Şehitler Abidesi Sanal Tur için tıklayınız.

Çanakkale Savaşı’nın Bilinmeyen Yönleri

  • 1915 yılında Tıbbiye’ye kayıt olan 1. sınıf öğrencilerinin tamamı Çanakkale’de şehit düşmüştür. Bu nedenledir ki Tıbbiye’de 1921 yılında mezun olan kimse yoktu.
  • Çanakkale Savaşı’nda şehit olan askerlerimizin yaş aralığı 15-42 arasındaydı.
  • Çanakkale Savaşı’nda şehit olan 2 bin 500 askerimizde kesilmiş saç tutamları olan oyalı mendiller bulunmaktaydı. Bunlarla birlikte defnedildiler.
  • Çanakkale, savaşı kökten değiştirmiştir. 1. Dünya Savaşı’nı iki yıl daha uzatmıştır. Sınırları değiştirmiştir.
  • Mustafa Kemal Atatürk, Anafartalar Kahramanı olarak tanınmaya başlamıştır. Bu durum Milli Mücadele’nin başlamasında büyük bir rol oynamıştır.
  • Çanakkale Savaşı’nın gerçekleştiği alanda birbirine geçmiş birden çok mermiye rastlanmıştır. Böyle bir olayın gerçekleşme olasılığı ise 600 milyonda bir olarak belirtilmektedir.
  • Seyit Onbaşı, 3 tane 250 kiloluk mermiyi sırtında taşımış ve topa yerleştirmiştir. Savaşın ardından bunu tekrar yapması istenmiştir fakat yapamamıştır.
  • İngiliz ve Fransız donanması Çanakkale Savaşı’ndan önce yaklaşık 200 yıl boyunca hiç yenilgi almamıştır.

Önyargıları Yıktı: Savaş Düşman Kazandırmak Zorunda Değildir!

Çanakkale Zaferi, öyle bir mücadele örneği ki içerdiği anlamlarla eşi benzeri yok. Çok sayıda kahramanın çıktığı bu zafer, Türk milleti için sadece zaferle sonuçlandığı için kıymetli değil. Aynı zamanda Türk milletinin insani yaklaşımını tüm dünyaya göstermesi bakımından da değerli. Bu savaşta Avustralya, Yeni Zelanda ve Türk askeri can cana mücadele etmiştir. Çekilen acıyı tahmin etmek bile imkansız. Ancak ilginç olan şudur ki; savaştan sonra bu milletler birbirine düşman olmamıştır. Günümüzde de hem Türk hem de diğer tarafların 18 Mart anma törenlerinde tek bir düşmanca söz duyulmaz.  Peki, bu nasıl başarılmış?

Tarihçilere göre Atatürk, büyük bir diplomasi zekasına sahip olduğu gibi aynı zamanda da insanlara saygı duyuyordu. 18 Mart sonrasında yenilen düşman askerine esir muamelesi yapılmaması ve ölenlerin saygıyla defnedilmesi diğer uluslarda saygı uyandırdı. Atatürk’ün şu sözleri de çok önemlidir:

“Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra bizim de evlatlarımız olmuşlardır.”

Dünyaya örnek olan böyle bir liderin torunları olmak da tam da bu nedenle gurur verici. 

Üç Büyük Takımın Çanakkale’deki Kahramanlığı

Şimdi, bu öğrendiklerinize çok şaşıracaksınız ama Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş takımları Çanakkale Zaferinde büyük emek vermiş. Üç büyük takımı sporcuları, Çanakkale’de mücadele etmiş. Hatta hem savaşıyor hem de maçlara çıkmaya devam ediyorlarmış. Bugünün futbolcularının yaşam koşullarını hayal bile edemeyecekleri kesin.

Kayıtlara göre sporculardan 30’u Çanakkale’de şehit olmuş. Galatasaray’ın sembol futbolcusu Hasnun Galip de Çanakkale’de şehit düştü. Ayrıca takım arkadaşlarından Hasip, Cemal, Kürt Celal, Kaleci Hamdi, Nazmi, Mehmet Ali, Refik, İdris, Neşet, Celal, Hasnun, Halit, Abdurrahman yine Çanakkale şehididir. Arif, Zeki, Hüsnü, Neşet adlı Fenerbahçeli futbolcular yine Çanakkale’de savaşıp şehit oldular. Beşiktaş’tan da Ali, Muallim Sadi, Kazım, Rıdvan şehit düşenler arasındadır. 

Savaş Birlik Ruhuyla Kazanıldı

Türkiye, bugün büyük çoğunluğu Müslüman Türklerden oluşan bir topluma sahip. Ancak Ermeni, Rum, İspanyol Yahudisi, Süryani, Yezidi topluluklar da azınlık olarak ülkemizin vatandaşları içinde yer alır. 1910’lu yıllarda ise Müslüman olmayanların nüfusu çok daha fazla idi. Peki, Çanakkale’de onlar da savaştı mı?

Milli zaferlerden bahsederken hep savaşan askerler içinde ülkemizin gayrimüslimlerinin olmadığını varsayıyoruz. Oysa etnik köken ve inanç farklılığı bir vatanın parçası olmaya engel değildir. 18 Mart Çanakkale Zaferi, bunun da güzel bir örneği. Çünkü kayıtlara göre savaş sırasında Çanakkale Cephesi’nde, Türk, Arap, Çerkez, Abaza, Laz, Kürt, Pomak, Roman askerlerin yanında imparatorluğu oluşturan gayrimüslim askerler de mücadele etti. O sırada vatandaşlık görevlerini yapan çok sayıda Ermeni, Rum, Yahudi, Süryani, Keldani genç de cephede öldü ya da yaralandı. Yine kayıtlara göre Çanakkale savaş meydanlarında hayatını kaybeden askerlerimizden 558’i, imparatorluğun gayrimüslim halkı idi. Unutmamalı ki; vatan savunmasına katıldılar ve vatanlarını savundular. 

Ölüm Kol Gezerken Yaşam Durmuştu!

canakkale-

Binlerce askerin ki çoğu sivil vatandaş aslında savaşmaya odaklandığı ve öleceği bilgisiyle yaşadığı bir dünya düşünün. Acımasız koşullarda hayatta kalmak ama kaç gün daha…

1915’te Çanakkale, İstanbul ve Anadolu’da yaşam tamamen durdu. Kayıtlara göre eğitime ara verildi. Zaten mektepler boştu. Ne öğrenci ne de öğretmen vardı. Aynı şekilde evlilikte neredeyse yok denecek kadar az gerçekleşiyordu. Elbette doğum oranı da ölüm oranının çok çok altında kalmıştı. Yaşamın durduğu böyle bir durum hayal edin. Üstelik bu durum, sadece İstanbul, Anadolu ve Çanakkale ile sınırlı sanmayın. Çanakkale Zaferinin kazanıldığı bölgeden km’lerde uzak olan Avustralya ve Yeni Zelanda’da da durum farklı değildi. İngiltere ve Almanya da aynı şekilde yaşamın durma noktasına geldiği bir süreç yaşıyordu. Savaş gereksinimleri dışında üretim yapılmıyor, evlenenlerin sayısı çok çok az ve sürekli olarak genç insanlar ölüyordu. 

Yorum ekle