Cumhuriyet döneminde Kırklareli bölgesinde yapılan ilk büyük modern bağ olan Arcadia Bağları, 2000’lerde kurulmuş. Arcadia adını Arcadiopolis Antik Kentinden alan bağlar, günümüzde yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. Hem Arcadia Bağlarını hem de Arcadiopolis Antik Kentini gezmek isteyen seyahat severler için gezi rehberi Yolcu360 ekibi tarafından hazırlandı.
Arcadia Bağları / Lüleburgaz
Trakya’da bağcılık ve şarap yapımının tarihi sanıldığından da eski. 2500 sene öncesine dayanan şarap üretimi ve bağcılık, birçok tarihi belgede kayıt altına alınmış. Hatta eski kayıtlar içerisinde limanlara şarapların taşındığı bir şarap yolunun kaydı da varmış. Arcadia Bağlarından elde edilen şaraplar, büyük küp ve fıçılar içerisinde Kıyıköy ve İğneada‘ya aktarılıyormuş. Gemiler ile taşınan Arcadia Bağlarının güzel şaraplarının son durağı ise Fransa ve İtalya oluyormuş. Arcadia Bağları sadece resmi tarihi kayıtlar kapsamında yer almamış. Üzüm bağları o kadar büyük ve güzelmiş ki dillere destan olmuş. Öyle ki Arcadia Bağları, Evliya Çelebi‘nin Seyahatname‘sinde dahi yer almış. 1658 yılında Kırklareli‘yi gezen Evliya Çelebi, binlerce dönümlük Kırklareli Bağları için içinde insan gezse kaybolur demiş.
Tarihi Şarap Yolu rotasında bulunan Arcadia Bağları, Istranca Dağları ve Lüleburgaz arasında Hamitabat ve Çeşmekolu köyleri içerisinde yer almakta. Trakya’da bir bağ rotası olan Arcadia Bağları’nı mutlaka gezmenizi öneririz. İstanbul’dan rotasını Arcadia’ya çevirecek olan seyahat severler, İstanbul araç kiralama fırsatlarından faydalanabilirler.
Arcadiopolis Antik Kenti
Arcadia Bağlarını gezmek için Lüleburgaz’a geldiyseniz, bu bağlara adını veren antik kent hakkında bilgi almadan dönmek olmaz. 🙂 İlk Çağ’da Bergula adı ile anılan Lüleburgaz, 4. yüzyıl sonunda İmparator I.Theodosius döneminde geliştirilmiş. Daha sonrasında antik kentin ismi değiştirilmiş ve Theodosius’un oğlu ve sonradan Doğu Roma İmparatoru olan Arcadius’un adını almış. Kent tarihi hakkında maalesef çok az bilgi var. İlk Tunç Çağı’na ait buluntuların ortaya çıkması ile bölgenin Ege kültürleri ve kentin Kalkolitik döneminde ise Balkanlar-Kuzey Anadolu kültürleriyle ilişkilerinin varlığına dair ipuçları elde edilmiş. Edirne’den Lüleburgaz turu için yola çıkmak isteyenler, Edirne araç kiralama olanaklarını inceleyebilirler veya Trakya turu yapmak isteyenler, Arabayla Trakya turu nasıl yapılır? yazımıza bakabilirler.
Lüleburgaz/ Kırklareli
Trakya’nın dördüncü büyük yerleşim yeri olan Lüleburgaz, bir dönem Roma ve İstanbul’u birbirine bağlayan köprü vazifesi görmüş. Lüleburgaz’da gezilecek yerler dendiğinde akla ilk gelen yer, Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü oluyor. Lüleburgaz Deresi üzerine inşa edilen köprü, Mimar Sinan tarafından yapılmış. Yine 1569-1570 yılları arasında Mimar Sinan tarafından yapılan Sokullu Mehmet Paşa Hamamı, Lüleburgaz tarihi yerler arasında. Babaeski Köprüsü ise Kırklareli’nin simgesel yapılarından biri ve 4.Murat döneminde yaptırılmış. Kırklareli şehir merkezi içerisinde bulunan Hızırbey Camii / Büyük Camii ise 1383 yılında yaptırılmış. Bu cami bazı kaynaklarda Avrupa’nın en eski camisi olarak anılıyor. Kırklareli’nin doğal güzelliklerini deneyimlemek ve İstanbul’a Yakın Doğa İle Baş Başa Bir Hafta Sonu Kaçamağı yapabileceğiniz yer için İğneada’yı tercih edebilirsiniz. İğneada, sahili ve geniş plajları ile stres atmanıza birebir gelecek. Kırklareli Mutfağı‘da kentin kendisi gibi oldukça zengin ve çeşitli. Kırklareli Köftesi, Kapuska, Umaç Çorbası, Çoban Böreği ve Keşkek, Kırklareli yöresel lezzetleri arasında.
Kırklareli Festivalleri
Yağlı güreş sporu ile de ün kazanan şehir, her yıl Mayıs ayında Büyük Yağlı Pehlivan Güreşleri festivali düzenlemekte. Eylül ayında ise şehir, Pehlivanköy‘de Pehlivanköy Panayırı ve Sonbahar Hayvan ve Emtia Panayırı olmak üzere iki tane aktiviteye ev sahipliği yapmakta. Trakya Kırklareli Bağbozumu Şenlikleri ise Kırklareli’nde katılabileceğiniz eğlence dolu festivallerden biri. Şenlikte şarap tadımı yaparak, bölgeye has üzüm şaraplarını deneyebilirsiniz.
Yorum ekle