Yolcu360 Blog
cizgi-sehir-2.jpeg
Araç Kiralama > Yolcu360 Blog > Gezi Rehberleri > Dünya Gezi Rehberi > Suudiler’in Çizgi Şehri: The Line

Suudiler’in Çizgi Şehri: The Line

Son zamanlarda Suudi Arabistan Çizgi Şehir haberleri çok yapıldı. Çöldeki şehir olarak da bilinen bu Suudi kenti, bir mimari proje olarak ezber bozuyor. Suudilerin çizgi şehri, daha önce hiç yapılmamış olanı gerçekleştirecek biraz da fantastik bir fikir. Peki, Suudi Arabistan Çizgi Şehir nedir ve ne gibi özelliklere sahip? Neom Community projesine yakından bakalım.

cizgi-sehir-2.jpeg

Çizgi Şehir Hakkında Bilgiler

Suudi Çizgi kent projesi, ​​Suudi Arabistan’ın veliaht prensi Muhammed bin Salman tarafından 2021’de tanıtılmıştı. The Line adıyla tanıtılan Çizgi kent, “New Wonders for the World” sloganı ile tanıtıldı. Türkçesi “Dünya için yeni harikalar” olan kentin tanıtımı, büyük ilgi gördü. Peki, Çizgi şehrin yeri nerede ve kapladığı alan ne kadar? 

  • Suudi Çizgi Şehri Nerede? 

Kent, Suudi Arabistan’ın Kuzey Batı’sındaki Tebük bölgesinde kurulacak. Şehir, Kızıldeniz’den başlayarak inşa edilecek. Kentin kapladığı alan ise dar bir hat şeklinde. Çünkü 170 km boyunca tek sokağı olan bir şehir olacak. 170000 metre uzunluğundaki “The Line” olarak da bilinen Suudi Çizgi şehrinin genişliği sadece 200 metre olacak. Yükseklik ise  500 metre. Bu şu demek, yüksek duvarları olan bir koridorda yaşamak. 

  • Çizgi Şehir Özellikleri Neler?

cizgi-sehir.jpg

 

Şehirde yol yok. Dolayısıyla hiç araç da yok. Arabaların olmadığı bir kent fikri kulağa hoş geliyor. Peki, ulaşım nasıl sağlanacak, derseniz şehir boyunca gidip gelen bir tren olacak. Bu tren tüm kenti baştan sonra 20 dakikada gidip gelecek. Yakınlarda bir havalimanı da var. 

  • Çizgi Şehir Projesinin Adı Ne?

Çizgi şehir dedik ama aslında projenin adı NEOM Community. Bildiğiniz üzere aslında Latince olan “community” kelimesi, topluluk anlamına geliyor. Peki, “Neom” ne demek? Bununla ilgili şöyle bir tez var: “Neo” kelimesi yeni ve yenilikçi anlamında kullanılıyor. Onun sonuna da “m” harfi eklenmiş ki bu da projenin sahibi prensin adının baş harfi. 

  • Neom Community Nüfusu Ne Olacak?

Çizgi şeklindeki şehir ne kadar kalabalık olacak, diye merak ediyor olabilirsiniz. Kenti, 9 milyon insanın yaşayabileceği şekilde planlanmış. Yani Ankara’dan daha kalabalık ve İstanbul’dan daha az kalabalık olacak. 

  • Çizgi Şehir Projesini Kim Yaptı?

Neom Community projesi, ​​ABD’li stüdyo Morphosis tarafından tasarlandı. 1944 yılında kurulan mimarlık şirketi, dünya genelinde çok sayıda özgün projenin de mimarı. 

  • Çizgi Şehir Ne Zaman Bitecek?

170 km uzunlukta ve 500 metre yükseklikte tek hat boyunca uzanan bir kent. Sışı aynalarla kaplı. İçinde hiç araç yok. Çölde kurulu ve içinde kayak merkezi olacak. Distopikten de öte geliyor kulağa. Peki, Suudi Arabistan çizgi şehir projesi ne zaman bitecek? Bu sorunun cevabını vermek zor. Ama 2030 vizyonunun bir parçası olarak inşa edildiğine göre 2030’a kadar bitmesi gerekir. 

  • Çizgi Kent Yapılsın mı & Yapılmasın mı?

Çizgi Kent tanıtıldıktan sonra mimarlar, çevreciler, sosyologlar başta olmak üzere farklı kesimlerden insanlar bu konuda yorum yapmaya başladı. Şiddetle karşı çıkanlar, eleştirenler ve “neden olmasın” diyenler… Kentin olumlu ve olumsuz özellikleri için bir liste yaptık. Siz de yorumlar kısmına not düşerek kendi bakış açınızdan bu distopik kenti yorumlayabilirsiniz. 

cizgi-sehir-4.jpg

The Line Projesinin Olumlu Özellikleri Neler?

Çok eleştiri aldı ama Çizgi kentin sunduğu güzel özellikler var. Peki, bunlar neler mi? Hemen bakalım.

  • Çevreye Zararlı Değil

Kentin projesine baktığınızda çölün ortasında konumlanacağını yani aslında doğal yaşama bu açıdan çok zararlı bir yapılaşma olmadığını görüyoruz. Tarım alanları ya da ormanlık alanlar işgal edilmiyor. Diğer yandan bu kadar yüksek bir duvarın kilometrelerce devam etmesi, ekosistem açısından etkili bir değişim nedeni olabilir. Bu konuda uzman görüşünüz varsa yorum yaparak bizi aydınlatabilirsiniz. 

  • Az Alan Kaplıyor?

Etrafa yayılmaya izin vermeyen mimari dokusu ile kent az alanda 9 milyon kişinin barınmasına imkan veriyor. Bu da doğayı işgal etmeme konusunda kulağa iyi geliyor. 

  • Karbon Salınımı Yok!

Kentte hiç araç olmayacağı söylenmiş. Elbette bu, karbon salınımı açısından büyük bir avantaj. Yine de karbon salınımının sadece motorlu araçlardan kaynaklanmadığının da altını çizmek gerek. Bu kentte ısınma, iklimlendirme, hava temizleme, su arıtma, üretim faaliyetleri ve diğer tüketim faaliyetleri için nasıl bir formül düşünüldüğünü bilmiyoruz. 

  • Kolay Ulaşım

Günümüzde kent yaşamının en büyük zorluğu, ulaşımdan kaynaklanıyor. Özellikle İstanbul, Bombay, NewYork, Londra, Pekin gibi kentlerde bir yerden diğerine gitmek saatler sürebiliyor. Bu da insanın değerli yaşamından çok fazla güzel an çalışıyor. The Line projesinde hemen her işi 5 dakikalık yürüyüşle çözmek ve tüm kenti baştan başa 20 dakikada gidip gelebilmek, harika. 

cizgi-sehir-3.jpeg

The Line Projesinin Olumsuz Özellikleri Neler?

Mimarlar ve sosyologlar, projeyi insan doğasına aykırı buluyor. Ayrıca pek çok insan da gereksiz ve aşırı olduğu yönünde eleştiriler yapıyor. Peki, gerçekten Çizgi kentin olumsuz özellikleri neler?

  • Sınırlı Alanda Yaşamak

Projeye baktığımızda net bir şekilde sınırları çizilmiş bir alan sunulduğunu görüyoruz. Bu da sınırlı bir alana hapsolmak gibi bir fikri aklımıza getiriyor. Elbette bu durum, insan doğasına aykırı. 

  • Sürekli Gözetlenmek

Projenin tanıtımında ihtiyaçları karşılamak için akıllı izleme teknolojilerinin kullanılacağı anlatılmıştı. Bu da demek oluyor ki her an ne yaptığınız gözlenecek ve hatta ölçülecek. Neden? 

  • Çok Fazla Sentetik Malzemeli İnşaat

Proje, cam ve çelik malzemeden oluşan dev bloklar içeriyor. Doğada çözünen, doğaya uyumlu malzemeden üretilmiş bir kent değil. Üstelik bunca malzeme için doğal kaynakların tüketildiğini de bilmek gerek. 

Yaşam Alanları Nasıl Daha İyi Olabilir?

Yaşadığınız şehirde kendinizi büyük bir çirkinliğin ve çapraşıklığın içinde hissettiğiniz oluyor mu? Çarpık binalar, yürümek için hiç de düzgün olmayan inişli çıkışlı kaldırımlar, her yerden fışkıran tabela ve gürültü kirliliği, araçların arasından yürümeye çalışan insanlar ve sokaklardaki çöpler…Tüm bunlar dünyada pek çok büyük şehirin ortak sorunları. Avrupa, kadim uygarlığını koruma konusunda çok katı kurallara sahip olduğu için özellikle kuzey ülkelerinde benzer görüntüler söz konusu değil. Ancak dünyanın pek çok metropolünde bu karmaşa içinde gerçek bir yaşam mücadelesi söz konusu. Paolo Uccello, çok katlı binalardan oluşan öbekleşmiş mimariyi karınca yuvasına benzetir. Gerçekten de şehir insanının karınca yuvasındaki karıncalardan pek farkı yok. Peki, bu kötü şehirleşmenin çaresi ne olabilir?

En Yaşanılası Kentler Hangileri?

İnsan, duygusal bir varlık. Aynı zamanda doğada olmayı arzu eden, toplumla anlam kazanan ve tüm bunların beraberinde de doğayı tahrip eden ve toplumla yarışan bir varlık. Tezatlarla dolu doğamız; düzgün yapılaşmış, doğal alanlara yakın konumda olan, mahalle dokusuna sahip yaşam alanlarında mutlu oluyor. Öyle ise insanın en fazla mutlu olacağı şehir mimarisi Avrupa’daki mahalle ve köy biçimleri. Yani, duvarlarla örülü ve içinde bir örnek konutların olduğu lüks siteler ya da çok katlı otel gibi gökdelenler insanda yaşam alanı mutluluğu sağlayamıyor. Çünkü bunlar, organik bir şekilde oluşmuş toplu yaşam alanlarındaki yuva hissini veremiyorlar. Diğer yandan çarpık yapılaşmış mahalleler de mutlu etmiyor. Çünkü insan konfor ve estetik de istiyor. Yine sosyoloji çalışmaları gösteriyor ki cennet gibi bile olsa ormanın içindeki ıssız malikanede yaşamak da insan psikolojisine iyi gelmiyor. Çünkü insan, çevresindeki toplulukla anlam kazanıyor. Gözetlemek ve gözetlenmek istiyor. 

Yaşam alanları çoğumuzu mutsuz ediyor, dedik. En yaşanılası şehirler de düzgün yapılaşmış ve organik gelişmiş olan mahalle yapılarıdır, diye ekledik. Peki, gelecekte şehirler nasıl olacak?

Geleceğin Şehirleri 

Futuristik yazarlar, gelecekle ilgili belgelere ve ölçümlere dayalı akıl yürütme yaparlar. Pek çok futuristik yazar, gelecekte şehirlerin bugünkü kadar önemli olmayacağını düşünüyor. Metaverse ile birlikte zaten sanal gözlüklerin ardında inşa edilen şehirler ve yaşam alanları öyle özümsenecek ki gerçek fiziki alanların insan için bir önemi kalmayacak. İnsanlar fiziksel ihtiyaçlarının temel seviyede karşılanması dışında ev, cadde, sokak, bahçe gibi gerçek alanları görmeyecek bile. Tüm zamanlarını meta evrende geçirecekler. Matrix filminde bir sedyede uyuyan insanların gerçek olmayan restoranlarda yemek yediklerini, sokaklarda dolaşıp binalarda adrenalin dolu kovalamacalar yaşadıklarını anımsayın 🙂

Suudiler Neden Acayip Şehirler Yapmayı Seviyor?

Arap baharının etkili olduğu zengin Arap ülkelerinin bazı ortak özellikleri var: Ülkenin yerlilerinin sayısının az olması, yerli halkın hiç bir işte çalışmayacak kadar zengin olması, lüksün şaşırtıcı boyutlarda yaşanması ve ilginç binalar ya da kentler konusunda hayal gücünün sınırlarının zorlanması bunlardan bazıları. İlk örneklerini Dubai’de gördüğümüz tuhaf ama lüks şehirleşme Suudi Arabistan’da çok yaygın. Denenmemiş mimari formları denemeyi seviyorlar. Ama bu sadece basit bir ilgi ya da hobi meselesi değil. Biliyorlar ki ana geçim kaynakları olan petrol, sınırlı bir kaynak ve bitmek üzere. Bu nedenle henüz imkan varken petrol dışında gelir kaynağı için fikirler geliştiriyorlar. Bunlardan en bilineni de çöldeki çorak kentlerini tüm dünyanın görmek için yarışacağı mimari harikaları ile donatmak. Rüya gibi oteller, evler, rezidanslar, alışveriş merkezleri yapmak. Bu ara çok bilinmiyor ama Suudilerin ikinci gelecek yatırımı da yazılım teknolojileri. Önemli bir çalışma ile büyük bir yazılım üssü kuruluyor. 

Dünya, hem doğa hem de insanların neden olduğu çeşitlilikle zengin ve keşfedilesi bir yer. Henüz hayatta iken, keşfedebildiğiniz kadar çok yer keşfedin. Gezin, görün ve deneyimlere yatırım yapın. Bu amaçla gezdiğiniz yerlerde araca ihtiyaç duyarsanız araç kiralama için yolcu360.com rehberliğinde ilerleyebilirsiniz. Bulunduğunuz bölgedeki kiralık araçları fiyatlarına ya da model özelliklerine göre listeleyerek hemen online araç kiralama yapabilirsiniz. 

 

Yorum ekle