Yolcu360 Blog
paris-2
Araç Kiralama > Yolcu360 Blog > Gezi Rehberleri > Dünya Gezi Rehberi > Paris Gezi Rehberi: Paris’te Görmeniz Gereken 13 Yer

Paris Gezi Rehberi: Paris’te Görmeniz Gereken 13 Yer

Paris, hayatınızda en az bir kez ziyaret etmeniz gereken bir şehirdir. Aşıklar şehri olarak bilinen Paris, romantizmin ve zarafetin merkezi. Bu büyüleyici şehirde, her köşede ayrı bir hikaye, her adımda yeni bir keşif sizi bekliyor. Paris gezi rehberimizde, defalarca gitmek isteyeceğiniz eşsiz gezi noktalarını sizin için derledik.

Yolcu360 yola çıkacak herkesin yanında! Türkiye’nin güvenilir ve saygın araç kiralama platformu ve uçak biletinin güvenilir adresi Yolcu360 ile dünyanın dört bir yanına ucuz uçak bileti alabilir, 180 ülkede binlerce marka ve model arasından ideal aracınızı  uygun fiyatlarla kiralayabilirsiniz! Yolcu360’ın Paris ucuz kiralık araç seçenekleri arasından dilediğinizi seçerek, Paris’i doya doya gezebilirsiniz. 

Paris’e Nasıl Gidilir?

Yolcu360’tan Paris uçak bileti rezervasyonu yaparak gittiğiniz Paris’i hakkını vererek gezmek için Yolcu360‘tan bir araç kiralamanızı tavsiye ederiz. Paris araç kiralama seçeneklerine göz atmadan yola çıkmayın. Tavsiyemiz Paris Havalimanı araç kiralama tekliflerini değerlendirip, uçaktan iner inmez aracınızı teslim almanız olacaktır.

Paris Gezi Rehberi

Paris gezisi öyle iki günde hakkı verilerek yapılacak bir aktivite değil. Güzel bir Paris gezi turu için en az birkaç gün ayırmanız gerek. İşte Paris’te gezilecek yerler:

  • Eiffel Tower – Eyfel Kulesi

Sadece Paris’in değil Fransa’nın sembolü olan o muhteşem Eyfel Kulesi ☺. Herkes için Paris denince akla ilk gelen o büyülü yer.  Paris gezisi Eyfel Kulesi olmadan düşünülemez. Zaten öyle eşsiz ve devasa ki Paris gezi turu yaparken görmemeniz ve önünden geçmemeniz imkansız ☺.

Toplamda 324 metre ve üç katlı olan Eyfel Kulesinin her katında seyir terası ve restoran bulunuyor. Kuleye çıkabilmeniz için ister merdiven+asansör kullanıp bütçeyi düşürebilir, isterseniz sadece asansör kullanır, rahatımdan ödün veremem dersiniz ☺.

2024 Temmuz itibariyle Eyfel Kulesi için güncel giriş ücretleri şu şekildedir:

Merdivenle 2. Kata Kadar:

  – Yetişkinler: 25 Euro

  – 18 yaş altı: 5 Euro

  – 4 yaş altı: Ücretsiz

Asansörle 3. Kata Kadar

  – Yetişkinler: 10 Euro

  – 18 yaş altı: 12.50 Euro

  – 4 yaş altı: Ücretsiz

Merdivenle 2. Kata ve Asansörle 3. Kata Çıkış:

  – Yetişkinler: 19 Euro

  – 18 yaş altı: 9.50 Euro

Fiyatlar ve diğer bilgiler zaman içinde değişebilir, bu nedenle en güncel bilgiler için Eyfel Kulesi’nin resmi web sitesini kontrol etmeniz faydalı olacaktır.

  • Pont Des Arts – Aşıklar Köprüsü

Paris gezisi içinde ayrı düşünemeyeceğimiz bir gezi noktası Aşıklar Köprüsü… Öyle ki Paris Seine Nehri üzerindeki 37 köprü arasında en ünlüsü Aşıklar Köprüsü. 155 metre uzunluğundaki köprünün en önemli özelliği ise sevgililerin üzerine isimlerini yazdığı asma kilitleri asması ☺. Her sene çok sayıda turist Paris’te evlenme teklifi etmek için buraya geliyor.

İnanca göre Paris’i ziyaret eden sevgililer, aşklarının sonsuza kadar sürebilmesi için kilitleri astıktan sonra anahtarını nehre atarlar ☺. Ancak bu köprü yakın zamanda yıkılma tehlikesi geçirdiğinden dolayı kilit takılamıyor.

Köprünün yeni hali size “O eski halinden eser yok şimdi” şarkısını mırıldandırsa da diğer köprülerde o manzarayı yakalayabiliyorsunuz ☺. Unutmayın burada her köprü, her demir ve her kilit geçebilecek yerde bu geleneği uygulayabiliyorsunuz ☺. 

  • Place Du Tertre – Ressamlar Tepesi

Paris gezi rehberi içinde bir başka eşsiz nokta ise Ressamlar Tepesi. Montmartre Tepesi olarak da bilinmekte olan bu yerde geçmişten günümüze gelen Pablo Picasso, Claude Monet gibi birçok dünyaca ünlü sanatçının eserleri de burada çıkmış. Paris gezisi size birbirinden güzel nokta vadediyor. Ressamlarla dolu olan hareketli bir meydanı bulunan Ressamlar Tepesi Paris’te gezilecek yerler arasında mutlaka görülmesi gereken eşsiz bir nokta. 

Paris’in en yüksek noktalarından biri olan Ressamlar Tepesi oldukça sevimli bir yer. Küçük kafeleri, restoranları, bistroları ve yerleşimiyle Paris’in küçük bir kasabası havasında olduğundan insanı farklı bir huzura çağırıyor ☺.

  • Le Chateau Versailles – Versay Sarayı ve Bahçeleri

Versay Sarayı Paris’te gezilecek yerler arasında kelimelere sığmayacak kadar büyük ve görkemli bir yer… Dillere destan, uçsuz bucaksız bahçesi olan Versay, Avrupa’nın en büyük sarayı. 

1. Dünya Savaşı’nı sonlandıran Versay Barış Anlaşması ise burada imzalanmıştır. Paris merkezin oldukça dışında kalan bu sarayı kesinlikle gidip görmeli ve en azından yarım gününüzü ayırmalısınız deriz. 

  • Disneyland

Ah Disneyland’i duymayan, küçüklüğünden beri hayallerini süslemeyen yoktur sanırım. E Paris’e gelmişken de uğramamak olmaz diye düşünüyoruz ☺ Disneyland’de oteller, mağazalar, restoranlar, yüzme havuzları, golf sahaları, Disney stüdyoları ve mükemmel oyuncaklar bulunuyor. Özellikle çocukların rağbet gösterdiğini düşünmeyin çünkü yetişkinler için de yok yok. “Ben oyuncaklara binmek istemiyorum ama buranın ruhunu da merak ediyorum” diyenlerdenseniz ücret ödemeden alışveriş yapabileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz yerlere uğrayıp biraz gezinebilirsiniz.

Disneyland’a Nerede ve Nasıl Gidilir?

Disneyland, Paris şehir merkezine 32 km uzaklıkta. Paris’te gezilecek yerler birbirine yakınken Disneyland’in bu kadar uzak olması gözünüzü korkutmasın.

Yolcu360‘tan aracınızı kiraladıysanız, içiniz rahat olsun, yollar rahat ve tabelaları takip etmek yeterli oluyor. Disneyland’i dolu dolu gezmek istiyorsanız 1 tam gününüzü ayırmanız gerekiyor.

Karşılaşacağınız kalabalık içinse en önemli tavsiyemiz fırsatınız varsa Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri dışında gitmeniz.

  • Palace De La Concorde – Concorde Meydanı

Concorde Meydanı Paris’in en büyük ve en ünlü meydanıdır. Şanzelize Caddesi boyunca yürürken sonunda uçsuz bucaksız Concorde Meydanı karşılıyor sizi, ufuktaysa Paris’in vazgeçilmez Eyfel Kulesi manzarası ☺. Bakmayın size bu kadar özgürlük hissi uyandırmasına, meydanın kanlı ve korkunç bir geçmişi bulunuyor.

Bu geçmişi unutturmak adına 23 metre yüksekliğinde bir Dikilitaş dikilmiş, daha sonra ise yanına iki tane çeşme ve Fransız şehirlerini simgeleyen 8 tane heykel eklenmiştir. Bu meydanı Paris gezi blog fotoğraflarından görüp o dev dönme dolabı arayanlar olabilir. Ancak maalesef Mayıs 2018 itibari ile meydandan kalıcı olarak kaldırıldı. O havalı görüntü bir nebze azalmış olsa da unutmayın Paris’in Eyfel’i var ve Paris gezilecek yerler ile size her şeyi unuttur ☺.

  • Avenue Des Champs-Elysees – Şanzelize Caddesi

Paris’in ünlü caddesi Şanzelize Caddesi’ne hoş geldiniz ☺. Şarkılara konu olan o meşhur Şanzelize, yaklaşık 2 kilometrelik bir caddedir ve Paris’in en güzel caddesi olarak gösterilmektedir. 

Paris gezisi içinde mutlaka gitmeniz gereken Şanzelize’yi bu kadar ünlü kılan ise üzerinde bulunan lüks giyim mağazaları, restoranları, kafeleri ve Zafer Takı’dır.

  • Arc De Triomphe – Zafer Takı 

Zafer Takı Napolyon’un isteğiyle yapılmaya başlanıyor ve Eyfel Kulesi’nden sonra Paris’te bulunan en önemli yapılardan biri oluyor. Meşhur Zafer Takı, 12 tane yolun birleştiği çok büyük bir meydanın tam ortasında bulunuyor. Zafer Takı’nın en önemli özelliklerinden biri de altında bulunan Meçhul Asker Anıtı’dır. 1. Dünya Savaşı’nda hayatını kaybetmiş olan askerlerden biri buraya defnedilmiştir.

Mezarın bulunduğu yerde ise “Burada, 1914-1918 yıllarında babalarının toprakları için ölmüş Fransız askerleri yatmaktadır” yazıyor. Mezarın en büyük özelliği ise burada bulunan sönmeyen bir ateşin bulunmasıdır. Paris gezi turu yaparken Takı’nda bulunan terasa çıkıp özellikle gün batımında şehrin keşmekeşiyle birleşen ufukta Eyfel Kulesi manzarasıyla gününüzü bitirebilirsiniz.

  • Louvre Müzesi

paris-1.jpg

Paris gezi rehberinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer de Louvre Müzesi’dir. Zaten Paris denince akla bu muhteşem cam piramit müze hemen gelir. 35,000’den fazla esere ev sahipliği yapan bu etkileyici müze, sanatseverler için gerçek bir cennettir. Müzenin en ünlü eseri, şüphesiz Leonardo da Vinci’nin Mona Lisa tablosudur. Evet, meşhur Mona Lisa, bu müzededir. Bu tablo, gizemli gülümsemesi ve derinliği ile sanat tarihinin en tanınmış eserlerinden biridir. Bu arada Mona Lisa’nın bu kadar meşhur olmasının nedeni, zamanında müzede çalışan bir İtalyan işçi tarafından çalınıp İtalya’ya götürülmesi ve sonra yoğun çabalarla müzeye geri gelmesidir. Bu olay filmlere de konu olunca Mona Lisa, bugün sanatın S’sini bilmeyenler tarafından da bilinir olmuştur 🙂 Bunun yanı sıra, Venüs de Milo heykeli ve Zafer Tanrıçası Nike gibi antik dönem eserleri, Louvre’un en önemli koleksiyonları arasında yer alır. Ayrıca, Napolyon’un Taç Giyme Töreni tablosu, müzenin sanat zenginliğini gözler önüne seren bir başka önemli eserdir.

Louvre Müzesi, her yıl yaklaşık 9 milyon ziyaretçiyi ağırlayarak dünyadaki en popüler müzelerden biri olma özelliğini taşır. Müze, geniş sergi alanları ve tarihî zenginlikleri ile neredeyse bir gününüzü alacak kadar kapsamlıdır. Eğer tüm günü müzeye ayırmak istemiyorsanız, müzenin önündeki ikonik Cam Piramit’’i görmek kesinlikle önerilir. Bu modern yapıt, Louvre’un klasik mimarisiyle etkileyici bir kontrast oluşturur ve müzenin girişinde sizi karşılar. Müzenin büyüklüğü ve sunduğu sanat hazineleriyle unutulmaz bir ziyaret deneyimi yaşamanız garanti.

Louvre Müzesi’nin 2024 Temmuz ayı itibariyle giriş ücretleri şu şekildedir:

    • Yetişkinler (18 yaş üstü): 17 Euro
    • 18 yaş altı: Ücretsiz
    • AB Ülkelerinden 18-25 yaş arası ziyaretçiler: Ücretsiz
    • Engelli bireyler: Ücretsiz (bir refakatçi ile birlikte)
  • Concièrgerie Müzesi

paris.jpg

Concièrgerie, Paris’in tarihi merkezinde yer alan, Orta Çağ’dan kalma bir yapıdır. Gotik mimarisiyle dikkat çeken bina, adeta korkutucu bir izlenime sahiptir. Geniş taş duvarları ve yüksek tavanlarıyla ünlüdür. İlk olarak bir kraliyet sarayı olarak inşa edilmiş, sonrasında bir cezaevine dönüştürülmüştür. Özellikle Fransız Devrimi sırasında idam mahkûmlarının hapsedildiği ve giyotinle infaz edildiği bir yer olarak bilinir. Hala geceleri buradan çığlıkların yükseldiğine dair söylentiler de vardır 🙂 

Marie Antoinette, Fransız Devrimi sırasında hapsedildiği Concièrgerie’de 16 Ekim 1793’te idam edilmiştir. Kraliçe, buraya hapsedildikten sonra Fransız Devrimi’nin simgelerinden biri haline gelmiş ve idamı, devrimci atmosferin bir parçası olarak tarih kitaplarına geçmiştir. Concièrgerie, Marie Antoinette’in hapsedildiği ve son günlerini geçirdiği yer olarak tarihte önemli bir yer tutar. Bazı gezginler, nehirde gezintiye çıktıklarında binanın camlarında kırmızı elbiseli bir kadın imgesi gördüklerini iddia etmiştir. Not: Marie Antoinette, idam edildiğinde üzerinde kırmızı bir elbise varmış. 

Günümüzde Concièrgerie, bir müze olarak hizmet vermektedir ve ziyaretçilere tarihi ve mimari yönleriyle ilgili bilgiler sunar. Müze içinde Marie Antoinette’in hapsedildiği hücrelerin yanı sıra, Fransız Devrimi sırasında yaşamış diğer mahkûmlara dair sergiler bulunmaktadır. Ayrıca, binanın etkileyici gotik mimarisi de dikkat çekicidir.

Giriş Ücretleri 2024 Temmuz itibarıyla şöyledir: Yetişkinler: 9 Euro, 18 yaş altı: Ücretsiz

  • Lumière Fabrikası

Bu fabrika’da çok özel bir yapı. Lumière Fabrikası, Paris’te ilk film çekilen mekandır. Lumière Kardeşler’in 1895’te çektiği kısa filmlerle bilinen Lumière Fabrikası, döneminin en etkileyici yapılarından biriydi.  İşte bu Lumière Kardeşler, sinemanın öncülerinden kabul edilir ve Bebeklerin Yolculuğu adıyla bilinen filmleri vardır. Fabrikanın bahçesinde çekilen bu kısa filmler, sinemanın ilk halk gösterimlerinden biri olarak tarihe geçmiştir. Lumière Kardeşler’in bu ilk filmleri, sinemanın gelişiminde önemli bir adım olmuş ve Paris, sinemanın doğuşuna ev sahipliği yapmıştır. Burada gerçekleşen bir olay da tarihe geçmiştir. L’Arrivée d’un Train en Gare de La Ciotat (Bir Tren La Ciotat İstasyonuna Varıyor) adlı filmin gösterimi sırasında insanlar trenin kendilerine çarpacağını sanıp kaçmıştır.  Film, sinemanın ilk yıllarında halkın tepkilerini ölçmek açısından önemli bir örnek teşkil eder ve sinemanın gelişiminde önemli bir dönemeç olarak kabul edilir.

  • Champs-Élysées ve Arc de Triomphe

paris-.jpg

Champs-Élysées ve Arc de Triomphe, Paris’in en ikonik simgelerindendir. Champs-Élysées, zarif mağazalar, kafe ve restoranlarla dolu ünlü bir bulvardır. Ayrıca, bu geniş cadde, Paris’in sosyal ve kültürel merkezlerinden biridir. Arc de Triomphe, 1806 yılında Napolyon tarafından yaptırılan ve Fransız zaferlerini anmak için inşa edilen bir anıttır. Anıt, Champs-Élysées’nin batı ucunda yer alır ve 12 geniş caddenin kesişim noktasında yükselir. Ziyaretçiler, anıtın tepesinden Paris’in muhteşem panoramasını izleyebilirler. Her iki yer de şehrin tarihi ve kültürel dokusunu yansıtır ve Paris’te görülmesi gereken başlıca noktalardandır.

  • Edith Piaf Heykeli

Paris ve müzik denince akla kim gelir: Edith Piaf. “minik serçe” lakabı ile tanınan Edith Piaf, müthiş derecede etkileyici bir sese sahipti. Dünya müzik tarihine geçen önemli bir isim oldu. Edith Piaf, Fransız müziğinin en ikon isimlerinden biridir. 1915 yılında Paris’te doğan Piaf, “La Vie en Rose” ve “Non, Je Ne Regrette Rien” gibi unutulmaz şarkılarla tanınır. Genç yaşta zor bir yaşam süren Piaf, Paris sokaklarında şarkı söyleyerek büyük bir üne kavuştu. Sesinin derinliği ve duygusal performansları, onu uluslararası alanda tanınan bir sanatçı yaptı. Piaf, 1963 yılında hayatını kaybettiğinde, Fransız şansonunun efsanevi bir temsilcisi olarak anılıyordu. Şarkıları, onun tutkulu ve etkileyici müzikal mirasını yaşatmaya devam ediyor.

Montmartre’deki Place du Tertre’de, Piaf’ı anan bir heykel bulunur. Bu heykel, ünlü şarkıcının Paris’teki yaşamının izlerini ve kültürel etkisini yansıtır. Piaf’ın müzik kariyerini ve Paris’teki kültürel mirasını anmak için görmeniz önerilir. 

Duygu Deniz

Uzun ve akademik bir sanat eğitiminin ardından 2011 yılında dijital pazarlamada içerik hazırlamanın üretken ve ölçülebilirliğine kapılmış bir içerik uzmanıyım. Önce dijital pazarlama alanında 4 yıl süren bir kurumsal kariyer, ardından algoritma üzerine ikinci bir yüksek lisans ve sonra sadece içerik üretimini verimli kılacak çalışmalara odaklanarak kendi kariyerimi inşa ettim. Gidilen yollardan birini seçip tabela ve diğer yolcuları takip etmek yerine yolu kendim açtım da diyebiliriz. Bugünlerde yapay zeka çalışmalarını takip etmek, onunla neler yapılabileceğini öngören fütüristik düşüncelerde boğulmak en sevdiğim aktivite. Yol açmayı sevdiğim için gelecek hedefimde çocukları kendilerini içinde buluverecekleri AI çağına hazırlamak üzere araştırmalar yapmak ve yeni yollar açmak var.

Add comment