Melo Köyü Karadeniz’in samimi doğasını kucaklamak, tabiatın sunduklarından daha fazlasına ihtiyaç duymadan yaşamanın tadına varmak isteyen herkesi Artvin’de bekleyen bir şirin gezi noktası. Yazarımız Elif Omput sizin için bu saf, temiz ve yemyeşil köyü gezdi gördü ve yazdı.
Ne diyarlar var, varlığını bilmediğimiz ve belki de çoğunu öğrenmeden hayatımızı tüketeceğiz. Her şey iyi güzel elbet farklı coğrafyaları öğrenmek bilmek lazım gelir. Peki insan oğlu önce öz vatanından, anayurdundan başlamamalı mıdır öğrenmeye? Kim ne derse desin kimdi ülkenin 7 bölgesinden birer ikişer memleket görmediyse isterse dünyayı arşınlasın ona kaşif, seyyah diyemem.
Melo Köyü ‘ne nasıl gidilir?
Bugün size yine gölgede kalmış bir diyardan bahsedeceğim adı Melo Köyü. Bu köy nerede derseniz Artvin’e bağlı bir yerleşim alanı. Merkeze 55 kilometre mesafede Erzurum, Artvin yolu üzerinde ana yoldan 4 kilometre kadar içeride bir vadide kalıyor. Yola çıkmadan önce Yolcu360’tan Artvin araç kiralama tekliflerine göz atıp cazip fiyatlı bir araç seçebilirsiniz.
O kadar sıcak ve sevecen bir köy anlatamam içinde yaşayanlar köyü yaşatmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. İlk gittiğimde o sıcaklığı beni sarmıştı dürüst ve misafirperver insanları hemen dikkatinizi çekiyor. Üniversitede İbrahim adında mühendislik okuyan bir arkadaşım vardı.
Aslen Melo Köyü ‘nden ama doğma büyüme Bursalı. Ailesi eski zamanlarda göç etmiş. Yıllar sonra hem köy, hem babaanne, hem de dede aşkı ağır basmış. Onun ısrarları üzerine ben de bu güzel köyü ziyaret etmiştim. Aile büyüklerimi tanımadığım için nerede bir dede nine görsem yüreğim cız eder. İbrahim’in o kadar tonton ve atom karınca misali çalışkan bir babaannesi var ki ona can kurban.
Melo Köyü’ndeki bağ bahçeyi gezince bir kez daha anladım o kadar bereketli topraklar üzerinde yaşıyoruz ki ne eksek misli ile karşılık alırız. Patates, ceviz, ayva, dut, portakal, kabak, üzüm, fındık hatta zeytin bile yetişiyor bu köyde. Saydıklarım bir kaçı sadece aklınıza gelen her sebze ve meyve oluyor Melo’da.
Yeni ismi Sarıbudak fakat ben eski ismini kullanmayı daha çok sevdim o sebeple Melo Köyü diyorum daha samimi ve daha içten geliyor kulağa.
Dünyanın en küçük kalesi
Her yıl mayıs ayının 2. Haftasında Melo’da bulunan arenada Boğa güreşleri festivali oluyor. O zaman köy yeri oldukça şenleniyor, insanlar köye gelip arenada güreşleri seyrediyorlar. Bu köyde dikkat ettiğim başka bir şey de çok güzel minik konak şeklinde evler var sizi alıp şöyle mazide bir tur attırıp geri getiriyor.
Melo Köyü en güzel Melo Kalesinin bulunduğu tepeden seyrediliyor; hayatımda gördüğüm en küçük kale olabilir kendisi. Kalenin kitabesi bulunmadığı için yapım tarihi bilinmemekte, ayrıca köye kuş bakışı bir hakimiyeti var. Çok dar bir patikadan yaklaşık 25 dakika yürüyerek ulaşıyorsunuz bu tepeye her yanı aynı anda görebiliyorsunuz. Güreş arenasını köyün tamamını bahçeleri dere yatağını ve serin serin esiyor nefes almak için birebir tabi ki.
Köyde bir de Şehitlik Anıtı bulunuyor; 1. Dünya savaşında Ruslar ileri hudut karakoluna saldırıyorlar ve 9 askerimiz, 1915 mart ayında şehit düşüyor. 1997 yılında 211 Hudut Alay Komutanlığı düşen şehitler için anıt yapıyor ruhları şad olsun. Siz de artık hiç değilse Melo Köyü’nün adını biliyorsunuz. Yolunuz Artvin diyarlarına düşerse birde buraya rotanızı çevirin seveceğinizden eminim. Gezginkz der ki; Doğa ile kalın, doğada kalın.
Elif yaylalardan sorumlu gezi bakanı olsun!
NEDEN OLMASIN 🙂