Mayıs ayında gezilecek en güzel yerler listesi ile karşınızdayız! Yaz mevsiminin habercisi olan mayıs, doğanın canlandığı, ağaçların ve çiçeklerin renk cümbüşü ile muhteşem manzaralar sunduğu dönem! Havaların ılık gittiği bu dönemde baharın verdiği enerjiyi yakından hissetmek isteyenler için bu dönem mükemmel bir fırsat olabilir. Günlük rutinlerden uzaklaşmak, yeni yerler keşfederek yenilenmek isteyenler için bu günler harika bir zamanlama olabilir. Mayıs ayında gezilecek yerler konusunda ülkemiz birçok farklı özellikte seçeneği bir arada sunuyor. İster doğayla baş başa kalmak, isterse tarihi ve kültürel zenginlikleri keşfetmeye hazırlanın, bu ayda her zevke uygun bir tatil rotası mevcut. Kalabalık ve stresten uzaklaşıp, yeni yerler keşfetmek isteyenler için Mayıs ayında gidilecek en güzel yerler için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
İçindekiler
Yolcu360 yola çıkacak herkesin yanında! Türkiye’nin 1 numaralı araç kiralama platformu ve en ucuz uçak biletinin güvenilir adresi Yolcu360 ile dünyanın dünyanın dört bir yanına ucuz uçak bileti alabilir, 18o ülkede binlerce marka ve model arasından ideal aracınızı en uygun fiyatlarla kiralayabilirsiniz!
Türkiye’de Mayısta Nereye Gidilir?
Mayıs ayı, Türkiye’nin keşfedilmeyi bekleyen birçok güzel ve etkileyici destinasyonunu için mükemmel koşulların oluştuğu zaman dilimidir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülkemiz, zengin kültürel ve doğal mirasa sahiptir. Doğa harikası kıyıları, yüksek dağları, şifalı termal kaynakları ve daha fazlasını içeren Türkiye, farklı tatil tercihlerine hitap edebiliyor.
Doğa yürüyüşleri ve doğa sporları için uygun olan bu günlerde Toros Dağları’nda trekking yapabilir, doğal güzellikleri ile ünlü Karadeniz sahil şeridi için rota belirleyebilirsiniz. Bodrum, Alaçatı, Antalya, Kaş gibi popüler tatil beldeleri kalabalık olmadan huzurlu ve keyifli tatil deneyimi yaşayabilirsiniz.
Termal turizm için de ideal zaman olan bu dönemde sağlık ve dinlenme öncelikli tatil yapabilirsiniz. Afyon, Bolu, Kütahya, Denizli, Eskişehir gibi birçok ilimizde termal tatil köyleri ve kaplıcalarda stresten arınabilir, kendinizi yenileyebilirsiniz. Ülkemizde farklı tarzlara ve meraklara uygun keşfedilecek birçok tatil rotası bulunuyor. Bunlar arasında hem yurtiçi hem de yurtdışı ziyaretçilerin yoğun ilgisi olan bölgeleri yazımızda bulabilirsiniz.
-
Kapadokya
Doğa ve tarihin dünyada bütünleştiği en güzel yerler arasında bulunan Kapadokya, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle her dönem dikkat çekiyor. Dört mevsim ayrı güzellikler sunan bölge, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en etkileyici doğal oluşumları arasında bulunuyor. Kapadokya, volkanik aktivitelerin etkisiyle milyonlarca yıl boyunca oluşumu sürmüş tüf kayalarıyla ünlüdür. Bu tüf kayalarının rüzgar, yağmur, sel gibi doğal nedenlerin aşındırmasıyla oluşturduğu peri bacaları, bölgenin eşsiz coğrafyasını oluşturuyor.
İnsan yerleşimi paleolitik döneme kadar uzanan Kapadokya’nın tarihi dokusu da oldukça zengindir. Düşman saldırısından korunmak için inşa edilen yeraltı şehirleri, kayaların içine oyulmuş mağara kiliseleri, Kapadokya’nın tarihi dokusunun sadece küçük bir bölümünü kapsıyor. Kapadokya, camileri, kiliseleri, medrese ve manastırlarıyla tam bir kültür mozaiği oluşturuyor. Farklı inanç ve kültürlerin bir arada yaşaması, Kapadokya’yı hoşgörü, uyumun sembolü haline getiriyor. Bu eşsiz miras, Kapadokya’yı ziyaret edenlere farklı dinlerin ve kültürlerin bir arada var olabildikleri zaman, her şeyin nasıl muhteşem olabildiği konusunda ilham veriyor.
Kapadokya Gezilecek Yerler: Kapadokya Turu ve Balon Fiyatları 2024
Masalsı güzelliğe sahip Kapadokya, her yıl binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan bölgeyi keşfetmek için mutlaka gezi rotalarınıza almalısınız. Kapadokya’da yapılacaklar listesinin en başına sıcak hava balonlarıyla bölgenin eşsiz manzarasını yukardan izlemeyi almalısınız. Peri bacalarının arasında uçarken gün doğumunu izleyebilirsiniz. Kapadokya’da ATV safari turu yapabilir, at ve deve sürebilirsiniz. Baharda Göreme açık hava müzesi, Kızılçukur vadisi, Hayal vadisi, Paşabağlar vadisi gibi coğrafi güzellikleri gezebilirsiniz. Bölgede başta Turasan Şarap fabrikası, Efendi şarap evi gibi sayısız mahzen ve winehouse yer alıyor. Bu mahzenleri gezebilir, çömlek atölyelerini etkinliklerine katılabilirsiniz. Kapadokya’da çömlek yapımı, halı dokuma, seramik işleme gibi el sanatları atölyelerinde kendi el becerilerinizi deneyebilirsiniz. Bahar aylarında Kapadokya’ da her anı yeni keşiflerle dolu muhteşem bir tatil yapabilirsiniz.
-
Göbeklitepe
Zamana dokunmak istiyorsanız Göbeklitepe’yi seyahat rotanıza alabilirsiniz. Tarihin en eski ve en büyük tapınak kompleksi olan Göbeklitepe, insanlık tarihine ışık tutan önemli bir keşiftir. Neolitik çağa ait olan bu komplekste 6 adet gün yüzüne çıkmış tapınak bulunuyor. Yapılan çalışmalar, tapınak sayısının 20’ye çıkabileceğini gösteriyor. Döneminin ilerisinde mimarlık teknikleri kullanılarak inşa edilen bölgenin insan eliyle bilinçli olarak gömüldüğü düşünülüyor.
Göbeklitepe sütunları ile dikkat çeken bir yapı kompleksidir. Tapınağın ortasında T Biçiminde sütunlarla çevrili bir alan bulunuyor ve alanın da ortasında birbirine karşı iki T sütun yer alıyor. Üzerlerinde el ve kol tasvirleri olan sütunların insanları tasviri olduğu düşünülüyor. İnsanların stilize edildiği bu sütunların 40 ile 60 ton arasında değişen ağırlıkları bulunuyor. Bazı araştırmacılar bu sütunları takımyıldızları ile bağdaştırarak yorumlamayı tercih ediyor. Özellikle Göbeklitepe sütun 43, bir meteor yağmuru sonucunda dünya üzerindeki çarpışmanın kaydı olarak yorumlanıyor. Tabi ki bu hipotezin kesin kanıtı bulunmuyor ve tamamen tartışmaya açık. Göbeklitepe sütunları, antik dönemin inanç sistemlerine ve ritüellerine ışık tutan önemli arkeolojik bulgu olarak kabul ediliyor. Ancak sütunların ne amaçla kullanıldığı ve üzerindeki kabartmalar halen araştırmacıların tartışma konuları arasında bulunuyor.
Göbeklitepe’yi ziyaret için Mayıs ayı mükemmel zamanlama olabilir. Harran Ovası’nın ikliminin ılımanlaştığı bu dönemde sıcaklık ve nem de artıyor. Bölgeyi ziyaret için ideal hava koşullarını oluşturan mayıs ayında, kompleks etrafı yeşilliklerle süslenmiş doğal güzellikler sunuyor. Göbeklitepe’nin Toros Dağları, Karaca Dağ etekleri, Şanlıurfa Platosu ve Fırat Ovası’nı birbirinden ayıran sıradağları ve Harran ovasını kapsayan bir manzarası bulunuyor. Bu tarihi yolculuğunuzda baharın uyanışına da tanıklık edebilirsiniz. Günlerin hızla uzadığı bu günler, tapınak kompleksinin muazzam yapısını daha iyi görmek ve keşfetmek için fırsat sunuyor.
-
Pamukkale ve Hierapolis Antik Kenti
Baharın gelişini müjdeleyen rotalar arasında Pamukkale ve Hierapolis Antik Kenti, doğal ve tarihi zenginlikleriyle adeta bir hazine sandığıdır. Pamukkale’nin bembeyaz travertenleri, şifalı termal sularıyla birlikte doğanın mucizeleri arasında yer alıyor. Ziyaretçilerine şifa dağıtan bölge, sunduğu görsel şölenle yerli ve yabancı ziyaretçi akınına uğruyor. Pamukkale bölgesinde sıcaklıkları 35 ile 100 derece arasında değişen 17 sıcak su alanı bulunuyor. Terminallerle travertenlerin başına getirilen su, travertenlerin beyaz renginin devamını sağlarken, ziyaretçilerini yaz kış aynı sıcaklıkla karşılıyor.
Doğal ve tarihi zenginliklerin buluşma noktası olan Pamukkale ve Hierapolis Antik Kenti, Denizli iline dünya çapında ün kazandırıyor. Roma imparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim merkezi olan antik kent, travertenlerin hemen üstünde yer alıyor. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu özel kentin birçok yapısı halen ayakta duruyor ve ziyaretçiler tarafından gezilebiliyor. Hierapolis’te görülmeye değer yerler arasında tiyatro, nymphaeum (çeşme kompleksi), hamamlar, tapınaklar ve bazilikalar bulunuyor. Antik şehir zamanında hem doğal termal suları hem de tedavi merkezleriyle biliniyormuş. Kısaca, Hierapolis’in sıcak su kaynakları, Roma döneminde de şehrin popüler sağlık ve dinlenme merkezi olmasını sağlamış.
Pamukkale Travertenleri Gezisinde Mutlaka Yapmanız Gereken 5 Şey
Pamukkale gezinizde, ismini Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın burada yüzdüğüne dair efsanelerden alan antik havuzu gezebilir hatta şifalı sularına girebilirsiniz. Travertenler arasında yapacağınız yürüyüşte doğayı hissedebilir, Kaklık Mağarasını keşfedebilirsiniz. Bu sakin ve huzurlu günlerde Pamukkale’nin doğal güzelliklerinin tadını çıkarabilir, antik kentin tarihî atmosferini hissedebilirsiniz.
-
İzmir
Ege’nin incisi olarak kabul edilen İzmir, tarihi, kültürel zenginlikleri ve muhteşem doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine çekiyor. Her haliyle dört mevsim güzellikler sunan şehir, baharın ilk günlerinde tazelik ve enerji dolu cennet bahçesi gibi oluyor. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan şehir, Ege denizi kıyısında yer alıyor.
İzmir’i kelimelere dökmek gerçekten de zor, çünkü İzmir sadece bir şehir değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır. Şarkılara, filmlere, romanlara konu olan Şehir, geçmişten günümüze her daim görülecek yerler listesinde yer alıyor. Muhteşem sahilleri, tarihi limanı, modern yaşam tarzıyla dikkat çeken şehri keşfetmek için Mayıs ayı harika bir fırsat olabilir. Hemen her noktasında neşeli ve enerjik atmosfer bulabileceğiniz şehir, ziyaretçilerine kendilerine özgü deneyimler sunuyor. Kordondan Alsancak sahilinin sonuna kadar insanların neşeli sohbetlerine, çimlerde dinlenenlere tanık olabilirsiniz.
Konak Meydanı’nda Saat Kulesi’nin gölgesinde oturup, şehrin nabzını hissedersiniz. Saat kulesinin hemen yanındaki Yalı Camii’nin etkileyici mimarisini görüntüleyebilirsiniz. Kemeraltı Çarşısı’nda yerel lezzetlerin ve renkli atmosferin tadını çıkarırken, tarihi sokaklarda kaybolursunuz. Farklı kültürlerin bir arada yaşadığı İzmir, aynı zamanda samimiyet, hoşgörü, paylaşım ve özgürlük şehridir. Gecesi ve gündüzü ayrı güzel olan şehrin benzersiz büyüsüne kapılmak için bu dönem çok ideal.
Ayrı bir cazibesi olan İzmir’in, çevresi ve köyleri de şehir kadar çekici ve keşfedilmeye değer. Özellikle gece hayatı ile ünlü olan Çeşme, tarihi yapıları, muhteşem plajları ile dikkat çekiyor. Alaçatı, Ilıca, Şifne gibi farklı bölgelerinde rüzgar sörfü yapabilir, yöresel lezzetleri deneyimleyebilirsiniz. Alaçatı’nın dar sokaklarında gezebilir, rengarenk sardunyalarla taş evlerin oluşturduğu görsel şöleni keşfedebilirsiniz. Dünyanın en iyi korunmuş antik kentlerinden Efes Antik kentini ziyaret edebilir, antik çağın büyüsüne kapılabilirsiniz. Şirince’nin sakin atmosferinde gün batımını izleyebilir, Foça’nın tarihi dokusunu keşfedebilirsiniz. İzmir ve çevresini keşfetmek için kısa tatil süreçleri yetmeyebilir.
-
Sapanca – Sakarya
Sakarya ilinde yer alan Sapanca, Marmara Bölgesi’nin önemli turistik yerleri arasında bulunuyor. İstanbul’a 130 km mesafede yer alan ilçe, göz alıcı manzaraları, berrak gölü, etkileyici dağlarıyla, huzurlu ve dinlendirici bir atmosfer sunuyor. Doğal güzellikleri ile dört mevsim benzersiz ve büyüleyici manzaralar sunan ilçe, adını Sapanca Gölü’nden alıyor. Her bir yanı ayrı güzel olan Sapanca, özellikle doğanın canlandığı bahar aylarında ziyaretçi akınına uğruyor. Doğanın içinde huzurlu ve sakin tatil yapmak isteyenlerin tercihi olan bölge, özellikle şehir hayatından kaçmak isteyenlerin popüler tercihi oluyor. Bölge, doğa yürüyüşleri, bisiklet turları ve piknik gibi açık alan etkinlikleri için ideal ortam oluşturuyor.
Doğal güzelliklerinin yanında tarihi dokusuyla da dikkat çeken ilçede Anadolu Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalma birçok esere ev sahipliği yapıyor. Konumu dolayısıyla günübirlik veya hafta sonu tatilleri için sıklıkla tercih edilen güzergahlar arasında.
-
Kaz Dağları
Çanakkale Balıkesir sınırında yer alan Kaz Dağları, Alpler’den sonra en yüksek oksijen oranına sahip yer olarak gösteriliyor. Doğal güzellikleri, destansı efsaneleriyle Kaz dağları, yıl boyunca ziyaretçilerine doğanın en güzel hallerini gösteriyor. Doğal güzellikleri kadar tarihi dokusuyla da ünlü olan bölge, kültürel açıdan da önemli bir konumda.
Ilıman iklime sahip Kaz Dağları, göz alıcı doğal zenginlikleri barındırıyor. Yeşilin her tonunu görebileceğiniz bölgede, çam, sedir ve meşe ağaçlarının yanında doğal flora türleri bulunuyor. Bir bölümü Milli Park olarak korunmaya alınan bölgede zengin ekolojik bitki türleri, şelaleler, göller, kanyonlar gibi doğal oluşumlar yer alıyor. Doğaseverler ve doğal yaşamı keşfetmek isteyenlere kapılarını açan Kaz Dağları Milli Parkı, ziyaretçilerini rehber eşliğinde ağırlıyor. Bölgede Hasanboğuldu Şelalesi, Sütuven Şelalesi, Mıhlı Şelalesi, Şahinderesi Kanyonu’nu gezebilir, soluduğunuz yüksek orada oksijenle yenilenebilirsiniz. Taş evleriyle Kaz Dağları’nın çevre köylerini gezebilir, yöresel lezzetleri deneyimleyebilirsiniz. Baharın geldiği bu aylarda Kaz Dağlarını gezi rotanıza alabilir, bölgenin güzelliklerini keşfedebilirsiniz.
Zaman içinde her şey değiştiği gibi Kaz dağları da değişebiliyor. Bu muazzam doğa harikası Kaz dağlarının küçük bir bölümü milli park olarak ilan edilerek korunmaya alınmış olsa da bir bölümünde maden ocakları bulunuyor. Kaz dağlarının altında altın, üstünde de biyoçeşitlilik açısından çok önemli doğal güzellikler yer alıyor. Doğal güzellikleri ile dünyanın dört bir yanından gezginleri cezbeden Kaz Dağlarının hassas dengesi, maden faaliyetleri ile tehdit altında. Bu konunun bilincinde olarak bölgeyi şimdiden keşfetmenizi tavsiye ediyoruz. Bunun yanında Kaz Dağları’nın sadece bugünün değil, gelecek nesillerin de keyifle keşfedebileceği bir doğa cenneti olarak korunması için hep birlikte sorumluluk almalıyız.
Antik Kentler
Doğanın canlandığı ve muhteşem manzaralar sunduğu Mayıs ayı, tarihi mirasımızı keşfetmek için ideal zamanlar arasında bulunuyor. Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Anadolu toprakları, antik dönemden günümüze kadar birçok izler taşıyor. Hititler, Lidyalılar, Persler, Yunanlılar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar gibi birçok uygarlığın yaşadığı bu coğrafya, birbirinden etkileyici antik kentlere ev sahipliği yapıyor. Mimari yapıları, tapınakları, tiyatroları, çeşmeleri, kütüphaneleri ile geçmişten günümüze gelen kentler hazine niteliği taşıyor.
Mayıs ayında antik kentleri ziyaret etmek, hem tarihi ve kültürel bir yolculuk yapmak hem de yaz sıcakları başlamadan baharın güzelliklerini keşfetmek için harika bir fırsat olabilir. Roma döneminde heykeltıraş okullarıyla ünlü Aphrodisias Antik Kenti, dini bir merkez olan Didyma Antik Kenti büyüleyici yapılarıyla ziyaretçilerini bekliyor. Tralleis Antik Kenti, Efes Antik Kenti, Patara Antik kenti, Myra Antik Kenti ve daha niceleri, efsaneleri ve muhteşem tarihleriyle sizleri tarihi yolculuğa davet ediyor. Antik Kentler, sıradışı atmosferi, tarihin izlerini taşıyan yapılarıyla ziyaretçilerine huzurlu, kültürel ve unutulmaz deneyimler sunar.
Add comment