Kahramanmaraş Gezi Rehberi: Akdeniz’e Uzak bir Akdeniz Şehri

Kahramanmaraş Akdeniz’e kıyısı olmayan bir Akdeniz Bölgesi şehri olarak, kendine has lezzetleri, doğası ve dokusuyla cazibesi giderek artan bir seyahat rotası. Kahramanmaraş dondurması, Maraş tarhanası ve daha pek çok zenginliği barındıran bu medeniyet şehrini keşfedelim!

Kahramanmaraş, Kurtuluş Savaşı’mızın kahraman şehri, dondurmanın başkenti. Tabi Maraş sadece bunlardan ibaret değilmiş, bu şehirde gördüğüm doğal güzellikler beni büyüledi. Dolu dolu geçen 4 günde yaylarını, göllerini, şelalelerini, mağaralarını doyasıya gezdim. Gelip görmeli, lezzetleri tadılmalı bu güzel tarihi şehrimizin. Siz de bu muhteşem yolculuğa çıkmayı planlıyorsanız, yola çıkmadan önce Yolcu360’ın cazip kiralık araç fiyatları‘na bir göz atın. Uçakla gidecekler için Kahramanmaraş havalimanı araç kiralama seçenekleri iyi bir alternatif olabilir.

Kahramanmaraş’ta gezilecek yerler

İl Kültür Turizm Müdürlüğü’nden aldığım özel izinle Germanicia Antik Kenti’ne girdim. Yıllar önce yapılan kaçak kazılar sayesinde bulunan tarihi alan mahalle istimlakı ile genişletiliyor. Eminim siz de merak ettiniz ne var bu antik kentte, ülkemizin belki de en büyük açık hava mozaik müzesi olabilir. Evlerin altından çıkan mozaikler gerçekten şaşırtıcı, Gaziantep ve Şanlıurfa’da gördüğüm mozaiklerin toplamından fazlasını burada gördüm diyebilirim.

Sırada Kahramanmaraş Müzesi var. Gavur gölü etrafında yaklaşık 2000 yıl önce yaşamış Maraş filini burada görebilirsiniz, devasa boyuttaki fil ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Bu filler Anadolu’da yaşamış en büyük hayvanlar olarak biliniyor (ilk bakışta mamuta benzettim). Ayrıca müzede Maraş aslanını da görmenz mümkün. Şehre gelindiğinde ilk ziyaret edilecek yerlerin başında geliyor bu müze, listenize mutlaka alın.

Künde Kari

Maraş’ın tek oyma ceviz ustası Halil Maraşlıoğlu’nu ziyaret, gezimizin en ilginç anlarından biriydi. Çivi kullanmadan geçme takniği ile yapılan “Künde Kari” oyması beni çok etkiledi. Böyle ustaların mesleklerini devam ettirmelerindeki güçlük insanı üzüyor. Halil Usta’dan sonra rotamızı şehri kuşbakışı izleyeceğimiz Kahramanmaraş Kalesi’ne çeviriyoruz. Kalenin ahşap kapısı halen müzenin bahçesinde sergileniyor. Minyatür Kurtuluş Müzesi kale içerisinde ücretsiz gezilebilir. Canlandırmalar çok başarılı bir şekilde yapılmış. Bu kadar tarih gezisinden sonra atalım kendimizi Maraş’ın çarşısına, bakırcıları, semercileri, kalaycıları ve çarıkçıları yakından görmeye. Bu şehirde pek çok sanat ustasının yıllar geçmesine rağmen mesleklerini icra etmelerini, yaşatmaya çalışmalarını görmek beni mutlu etti.

Özellikle Dedem Çarıkları’nın sahibi Hüseyin Usta’nın atölyesinin girişindeki afişler bir anda kendimi sinema salonunda hissettirdi. Meğerse Hüzeyin Usta bir çok Hollywood dönem filmine kostüm ve ayakkabı desteği vermiş, gurur duyulası. Şehrin bir diğer önemli noktası ise Tarihi Ulucami’dir. Selçuklulardan kalma, Mimar Sinan’ın ustalık eserlerinden Türk-İslam mimarisinin merkezi planlı cami şemasının ilk örneği olan Elbistan Ulucami’yi es geçmeyin derim.

Şehrin biraz dışına doğru çıkıp yolunuzu Çardak Köyü’ne düşürün derim. Çeçenlerin yaşadığı bu köyde kadınların işlettiği fırınları ziyaret edip, ekmek ve hoo dodduruk (Çeçence yumurtalı ekmek) yemeye doyamadım. Köyün yaşlıları ile sohbet etmek de çok keyifliydi, yolunuz Göksun’a düşerse uğrayın mutlaka.

Eshab-ı Keyf

Sıraki durağımız Eshab-ı Keyf Külliyesi, Yemliha, Mislina, Mekselina, Mernuş, Tebernus, Kefestatyüs, Şazenüs ve köpekleri Kıtmir ile birlikte buradaki mağarada ibadetlerini yapmışlar. Burada Kuran’da anlatılan Eshab-ı Keyf kıssasının gerçtiğine inanılıyor. Osmanlıların cami, han ve ribat medrese inşaaa ettiği bölge tarih ve din turizmi açısından görülmeye değer. Elbistan tarafına giderseniz Ceyhan Nehri’nin kaynağını Pınarbaşı’nı ziyaret edebilirsiniz. 7 aromadan oluşan farklı lezzetiyle sunulan kahveyi deneyebilir, saltanat kayığına binebilirsiniz.

Eğer kamp yapmak isterseniz Kahramanmaraş’a 40km mesafedeki Başkonuş yaylasına gitmenizi öneririm. Temiz havada doğanın huzurunu hissedip gece yıldızları seyrebilirsiniz. Buraya kadar gelmişken 1km sarp patikayı takip edip zirveye ulaşabilir ve Sır Barajı’nın harika manzarasını izleyebilirsiniz. Yaylada kamp kurabileceğiniz gibi karavanda da kalabilir, yok ben rahatıma düşkünüm diyorsanız bungalov evlerden kirayalabilirsiniz (3 kişilik ev ortalama 150TL). Sır Baraj’ından sonra Ahrazlar mezrasından Ali Kaya’sına yürüyüp muhteşem manzarasında kendinizi Norveç’te sanabilirsiniz.Menzet Barajı’nın kartpostallık görüntüsüne hayran kaldım. Bölgeye gelirseniz es geçmeyin derim. Patika yoldaki yürüyüş ise ayrıca çok keyifli.

Son olarak bir başka doğal güzellik için Döngel Köyü’ne geçebilirsiniz. Türkiye’nin 5. Büyük mağarası olan Döngel Mağaraları adrenalin severler için güzel bir seçenek. Mağaranın aşağısında yer alan şelalenin yanında köylü kadınların yaptığı lezzetli gözlemleri afiyetle yiyebilirsiniz. Ve finali 40 metre derinliğindeki Yeşilgöz Obruğu ile yapabilirsiniz. Bir doğa aşığı olarak son zamanlarda bu kadar etkilendiğim bir başka yer olmadı. Mutlaka görmelisiniz.

Kahramanmaraş’ta yapmadan dönmemeniz gereken 10 şey;

• Ali Kayası’nda Menzelet Gölün’ü ve muhteşem manzarayı görün.
• Maraş dondurması ve eli böğründe yiyin. Maraş tarhanasını mutlaka deneyin.
• Başkonuş Yaylası’nda kamp yapın.
• Ashab-ı Kehf’i ziyaret edin.
• Fırnız’da akan soğuk suya ayaklarınızı sokun, gelen alabalığı afiyetle yiyin.
• Kahramanmaraş müzesindeki Maraş filini görün.
• Muhteşem güzellikteki Yeşilgöz Obruğu’nu ve Döngel Mağarası’nı görün.
• Kale içindeki belediyenin ücretsiz Minyatür Müzesi ziyaret edin.
• Çardak köyünde kadın fırıncıları ziyaret edin, hatta ekmeklerinden yiyin.
• Menekşe Remzi ustada paça kelle için, selamımı iletmeyi unutmayın