Lyon Fransa’nın en popüler şehirlerinden biri. Adını sıkça duyuran bir futbol takımının yanında tarihi bölgeleri ve şehir düzeniyle de turistlerin Fransa‘daki gözde ziyaret noktalarından. Bu güzel şehri sizin için Instagram’ın sevilen gezgini Seyahatimgeldi hesabının yazarı Birten Çankaya gezdi gördü ve yazdı.
Fransa’nın en büyük üçüncü şehri Lyon tarihi yapıları, Rönesans döneminin etkisini hissettiren mimarisi, rengarenk murallarıyla olduğu kadar mutfağı ile de keşfedilmeye değer yerlerin başında geliyor. Gastronominin başkenti unvanını sonuna kadar hak eden şehirde Michelin yıldızlı restoranların sayısı bir hayli fazla. Farklı bir seyahat deneyimi yaşamak istiyorsanız, 2000 yılı aşkın zengin tarihi ile dikkat çeken Lyon’a uçak bileti bakmaya başlayın ☺
Lyon nerede ve nasıl gidilir?
Paris ve Marsilya’dan sonra Fransa’nın üçüncü büyük şehri olan Lyon Fransa’nın güneydoğusunda yer alıyor. Sen ve Ren nehirlerinin arasında kurulan şehre ülkemizden ulaşım oldukça kolay. Haftanın her günü İstanbul-Lyon arasında düzenlenen uçak seferleriyle yolculuk ortalama üç saate yakın sürüyor. Lyon Saint Exupery Havalimanı şehir merkezine yaklaşık 25 kilometre mesafede yer alıyor. Dilerseniz Yolcu360 ile Lyon–Saint-Exupéry Havaalanı araç kiralama seçeneklerini değerlendirebilirsiniz. Böylece gezinizi daha konforlu geçirebilir, sadece Lyon’u değil çevresini de keşfetme şansı bulabilirsiniz.
Bordo Havalimanı’na iniş yaptıysanız hem Lyon’u hem de çevresindeki şehirlere yine araç kiralama seçenekleri ile ulaşabilirsiniz.
Gezinize 1998 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan eski kentten (Vieux Lyon) başlamanızı öneririm. Romalılar döneminden kalan tarihi yapılar arasında keyifli bir yürüyüşle geçmişin izlerini takip edebileceğiniz Vieux Lyon bölgesi, turistlerin en fazla ilgi gösterdiği yerlerin başında geliyor. Gotik mimarinin en güzel örneklerinden biri olan St. Jean Katedrali’ni ziyaret ettikten sonra şehrin tepesine konumlanmış görkemli Notre Dame Bazilikası’na uğramayı sakın unutmayın.
Bazilikaya eski kent sokaklarını yürüyerek ulaşabileceğiniz gibi Fourviere fünikülerini kullanarak da gidebilirsiniz. Şehrin manzarasını tepeden görebileceğiniz Notre Dame Bazilikası’nın içerisi de bir hayli ihtişamlı.
Müze gezmeyi seviyorsanız Lyon Güzel Sanatlar Müzesi’ne birkaç saatinizi ayırmalısınız. Terreaux Meydanı’nda yer alan müze 1800’lü yıllardan günümüze hizmet veriyor. Picasso, Monet gibi Avrupa’nın önde gelen ressamlarının yanı sıra antik eşyaların da sergilendiği müzeye giriş ücreti yetişkinler için 8 euro. Confluences Müzesi, Minyatür ve Sinema Müzesi, Lumiere Müzesi gibi keşfedilmeyi bekleyen daha pek çok müzenin bulunduğu bu şehirde zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.
Sokak sanatlarıyla çıtayı epey yükselten Lyon’dan Fresque des Lyonnais ve Le Mur des Canuts eserlerini görmeden sakın ayrılmayın. Gezmekten yorgun düştüğünüzde Parc de la Tete D’or’a gidebilir, yeşillikler içerisinde huzurlu birkaç saat geçirebilirsiniz. Karnınız acıktığında şehre özgü lezzetleri denemek için “bouchon” adı verilen restoranlara uğrayabilirsiniz. Her köşe başından nefis yemek kokularının geldiği Lyon’da damak tadınıza uygun yemek bulmak zor olmayacak.
Deniz ürünleri, şarküteri ürünleri ve şarabın en lezzetlisini deneyebileceğiniz Lyon pastacılıkta da iddialı Fransız şehirlerinden biri. Lyon’u hakkıyla gezebilmek için en az 3-4 gününüzü ayırmanızı öneririm, çünkü şehirde keşfedilmeyi bekleyen sayısız yer var. Hepinize şimdiden keyifli seyahatler!
Yorum ekle